5 Mayıs 2015 Salı

Ağva - Şubat 2015

Günaydınlar!
Bu gün sizlere Şubat ayında gittiğim ve şu sıralar da keşke orda olsam dediğim 3 günlük Ağva tatilimde gözlemlediklerimden bahsedeceğim.


 
Uzun zamandır gitmeye fırsat bulamadığım ve sonunda arkadaşlarımla plan yapıp sömestr tatilimizi renklendirmeye karar verdiğimiz bir doğa harikası diyebilirim Ağva için. Şile'ye bağlı olan Ağva, iki dere arasında kurulmuş"köy" ve "su" anlamına geliyormuş.

Şile'de verdiğimiz kısa moladan sonra otelimize ulaşımımız Teke adı verilen ormanlık ve bir o kadar dönemeçli yoldan oldu.


Biz Wineport Lodge'da konakladık. Otel, personelleri, servisi, yemekleri ve temizliğiyle tam istediğimiz gibiydi. Şansımıza hava şartlarının da güzel olması zamanımızı keyifli geçirmemizi sağladı.

 

Ağva başlı başına huzur dolacağınızdan emin olmanız gereken bir yer. Hiçbir şey yapmasanız bile
sırf nehir manzarasına bakmak, sakinliği ve kusursuz doğasıyla gerçekten deşarj olmak adına en doğru yer bile olabilir.


Sanıyorum genelde bahar aylarında tercih edilen bu otellerin bir çoğunda bizimkindeki gibi yüzme
havuzu bulunuyor ve yaz aylarında kumsal ve ormanda çeşitli aktiviteler oluyormuş.
 
Yemekleriyle meşhur olan Wineport Lodge'un ise özellikle kahvaltısının şahane olduğundan emin olabilirsiniz. Fotoğraftakiler sadece başlangıçtı! :)
 


İlk günümüz otelin her biri ayrı keyifli köşelerinin tadını çıkarmakla, saatlerce uzattığımız kahvaltımızla ve tatlı bir uykusuzlukla geçti. İkinci günümüz ise kahvaltıdan sonra hemen hemen her otelin sunduğu bir hizmet olan gölde gezintiyle renklendi. Kahvaltıdan sonra birkaç otel müşterisiyle birlikte biz de keyifli bir tura çıktık. Bu sırada etraftaki diğer otelleri inceledik ve beğendiklerimizi not aldık. İlerledikçe Göksu Nehri ile denizin kesiştiği o muhteşem manzaraya şahit olduk ve tekrar turun başladığı yerdeki otelimize geri döndük.

 

Bol miktarda oksijen hepimiz için kendimizi yenileme fırsatıydı. O kadar kendimizi dış dünyadan soyutlamıştık ki ders seçimlerimizi bile unutmuştuk! ki bence bu ne kadar keyif aldığımızı gösteriyordu :)

 
Son günümüz ise dönüş günüydü. Otelden çıkışımızı yaptıktan sonra Ağva merkeze doğru araba ile 5-10 dk.lık bir yola çıktık. Orada gözümüze çarpan ve sanıyorum Ağva'nın en güzel köy kahvaltısının yapıldığı Mavi Cafe'de kahvaltımızı yaptık. Etrafta neler olduğunu görmek için kısa bir tur attık çünkü hava gerçekten dondurucu şekilde soğumaya başlamıştı. Akşam saatlerine doğru ise İstanbul'a, öyle bir sakinlikten sonra fazlasıyla kaotik gelen şehrimize dönmüştük.





 
Biz bu kısa fakat bizce Ağva için yeterli olan tatilimizden büyük keyif aldık. Özellikle yoğun bir dönemi geride bıraktığımızdan dolayı bu tatili fazlasıyla hak ettiğimizi düşünüyorum. Bahar aylarında çok daha revaçta olan Ağva, haftasonu şehirden muhteşem bir kaçamak yapmak isterseniz aklınıza ilk gelmesi gereken yer diyebilirim.
 
Sizler de yolunuz düşerse bu duraklara uğrayıp beni hatırlarsınız!
Sevgiler :)

Otel hakkında daha fazla bilgi için: http://www.wineport.com.tr/ adresini ziyaret edebilirsiniz.




3 yorum:

  1. Şu an tekrardan orada olmayı o kadar çok istedim ki :)

    YanıtlaSil
  2. www.agvafirsatlari.com adresinden konaklamak istediğiniz tesisi inceleyebilirsiniz
    Ağva otelleri
    Şimdiden iyi tatiller

    YanıtlaSil