15 Mayıs 2015 Cuma

Volare Moda

Sahibi Zeynep Akkaya olan Volare Moda son zamanlarda fazlasıyla görmek istediğim bir tasarım dükkanıydı. Geçtiğimiz günlerde yolum Moda'ya düşmüşken tabii ki günün en keyifli anı için orayı seçtim. Açılalı henüz yaklaşık üç ay olan Volare ulaşım olarak çok kolay bir mevkide bulunuyor.




Dışarısında bulunan ve her birine bayıldığım rengarenk vintage masalarıyla daha içeri girmeden Volare'ye hayran kaldım diyebilirim.



İçeride neler var diye sorarsanız gerçekten birçok ürüne ev sahipliği yapıyor Volare. Keçeden yapılmış oyuncaklar, patchworkler, sunumlara büyük keyif katan Treso tasarım peçeteler, el örgüsü yastıklar ve daha fazlası..

 
 



O gün her ne kadar türk kahvesi içmiş olsam da beni en çok cezbeden ise tahmin edersiniz ki Petra'nın kahveleri ve Whittard'ın çayları oldu! Böyle güzel işbirlikleri bir mekanın kalitesini çok güzel ortaya koyuyor diye  düşünüyorum. Dilerseniz bu çay ve kahveleri satın alabilirsiniz de.

   

Çay veya kahvenizi içerken cheesecake,brownie gibi taze atıştırmalıklarından deneyebilirsiniz. Buna ek olarak glütensiz, vegan ürünler de paketlenmiş olarak rafta yerlerini almış. Benim aklımda ise en kısa zamanda mini kahvaltısını denemek var.



 
 
Volare'de zaman zaman düzenlenen workshopları, ürünleri ve menüsünü incelemek isterseniz:
www.volaremoda.com adresini ziyaret edebilirsiniz.

0535 931 50 81
Moda cad. Murat bey sk. 3/C Moda -İstanbul 
info@volaremoda.com

12 Mayıs 2015 Salı

Çiçek İşleri - Karaköy

Karaköy'ü yaklaşık son iki senedir gerçekten çok seviyorum. Okuldan sonra veya ders aralarında başlayan Karaköy kaçamaklarımız orayı her köşesiyle vazgeçilmez yaptı benim için. Gün geçtikçe yeni mekanlar açılmaya devam eden Karaköy'de dün tesadüfen bir dükkana rastladım. Vitrin ve dekorasyonuyla ilgimi çeken bu dükkanın ismi Çiçek İşleri'ydi. Üzücü bir şekilde bir diğer mağazası Moda'da bulunan Çiçek İşleri'ni daha önce duymamıştım. Karaköy'deki şubesi ise 23 Nisan'da açılmış. Anlayacağınız daha çok taze bir dükkan.



İçeri girer girmez tahmin edersiniz ki her bir köşesini fotoğraflamak istedim fakat bu pek mümkün değildi. Biraz acelem olduğundan biraz da kendime bir şeyler seçip almak istediğimden ne yapacağımı şaşırmış bile olabilirim!









Çiçek İşleri harika ahşap ve mermer ev dekorasyonu ürünleri, isminden anlayacağınız gibi çiçeklerin kullanılmış olduğu çeşitli dekoratif eşyalar, teraryumlardan fincanlara kadar geniş bir ürün yelpazesine sahip. Ziyaret ettiğiniz zaman ne demek istediğimi çok iyi anlayacaksınız.













Unutmadan; güleryüzlü ve ilgili çalışanları da mağazayı sevmek için bir başka neden.

Ben en kısa zamanda Moda şubesine de uğramak için sabırsızlanıyorum. Duyduğuma göre ek olarak cafe bölümü varmış ki bu bence gitmek için yeterli bir sebep!

Dilerseniz Çiçek İşleri'nin ürünlerine web sitesinden de göz atabilirsiniz.

Moda Cad. No.44 Kadıköy/İstanbul - 0216 336 21 22
Mumhane Cad. No.51 Karaköy/İstanbul - 0212 243 82 78

Vakit kaybetmeden gidip görmenizi ve o harika detaylarda kaybolmanızı diliyorum.
Sevgiler!

5 Mayıs 2015 Salı

Ağva - Şubat 2015

Günaydınlar!
Bu gün sizlere Şubat ayında gittiğim ve şu sıralar da keşke orda olsam dediğim 3 günlük Ağva tatilimde gözlemlediklerimden bahsedeceğim.


 
Uzun zamandır gitmeye fırsat bulamadığım ve sonunda arkadaşlarımla plan yapıp sömestr tatilimizi renklendirmeye karar verdiğimiz bir doğa harikası diyebilirim Ağva için. Şile'ye bağlı olan Ağva, iki dere arasında kurulmuş"köy" ve "su" anlamına geliyormuş.

Şile'de verdiğimiz kısa moladan sonra otelimize ulaşımımız Teke adı verilen ormanlık ve bir o kadar dönemeçli yoldan oldu.


Biz Wineport Lodge'da konakladık. Otel, personelleri, servisi, yemekleri ve temizliğiyle tam istediğimiz gibiydi. Şansımıza hava şartlarının da güzel olması zamanımızı keyifli geçirmemizi sağladı.

 

Ağva başlı başına huzur dolacağınızdan emin olmanız gereken bir yer. Hiçbir şey yapmasanız bile
sırf nehir manzarasına bakmak, sakinliği ve kusursuz doğasıyla gerçekten deşarj olmak adına en doğru yer bile olabilir.


Sanıyorum genelde bahar aylarında tercih edilen bu otellerin bir çoğunda bizimkindeki gibi yüzme
havuzu bulunuyor ve yaz aylarında kumsal ve ormanda çeşitli aktiviteler oluyormuş.
 
Yemekleriyle meşhur olan Wineport Lodge'un ise özellikle kahvaltısının şahane olduğundan emin olabilirsiniz. Fotoğraftakiler sadece başlangıçtı! :)
 


İlk günümüz otelin her biri ayrı keyifli köşelerinin tadını çıkarmakla, saatlerce uzattığımız kahvaltımızla ve tatlı bir uykusuzlukla geçti. İkinci günümüz ise kahvaltıdan sonra hemen hemen her otelin sunduğu bir hizmet olan gölde gezintiyle renklendi. Kahvaltıdan sonra birkaç otel müşterisiyle birlikte biz de keyifli bir tura çıktık. Bu sırada etraftaki diğer otelleri inceledik ve beğendiklerimizi not aldık. İlerledikçe Göksu Nehri ile denizin kesiştiği o muhteşem manzaraya şahit olduk ve tekrar turun başladığı yerdeki otelimize geri döndük.

 

Bol miktarda oksijen hepimiz için kendimizi yenileme fırsatıydı. O kadar kendimizi dış dünyadan soyutlamıştık ki ders seçimlerimizi bile unutmuştuk! ki bence bu ne kadar keyif aldığımızı gösteriyordu :)

 
Son günümüz ise dönüş günüydü. Otelden çıkışımızı yaptıktan sonra Ağva merkeze doğru araba ile 5-10 dk.lık bir yola çıktık. Orada gözümüze çarpan ve sanıyorum Ağva'nın en güzel köy kahvaltısının yapıldığı Mavi Cafe'de kahvaltımızı yaptık. Etrafta neler olduğunu görmek için kısa bir tur attık çünkü hava gerçekten dondurucu şekilde soğumaya başlamıştı. Akşam saatlerine doğru ise İstanbul'a, öyle bir sakinlikten sonra fazlasıyla kaotik gelen şehrimize dönmüştük.





 
Biz bu kısa fakat bizce Ağva için yeterli olan tatilimizden büyük keyif aldık. Özellikle yoğun bir dönemi geride bıraktığımızdan dolayı bu tatili fazlasıyla hak ettiğimizi düşünüyorum. Bahar aylarında çok daha revaçta olan Ağva, haftasonu şehirden muhteşem bir kaçamak yapmak isterseniz aklınıza ilk gelmesi gereken yer diyebilirim.
 
Sizler de yolunuz düşerse bu duraklara uğrayıp beni hatırlarsınız!
Sevgiler :)

Otel hakkında daha fazla bilgi için: http://www.wineport.com.tr/ adresini ziyaret edebilirsiniz.